16 Nisan 2012 Pazartesi

Bir Kromozom Bin Fark… Kadın olmak.



Şarkılara konu olandır kadın; yalnızlığıyla, güzelliğiyle, mutsuzluğuyla… Seni seviyorum der kadın; nefretiyle, içtenliğiyle, umuduyla. Kimse bilmez ne düşünür o, kimse bilemez aklından geçenleri onun. İnce düşünür, detaycıdır, didikler çoğu zaman. Çok sorar kimi zaman ama yine de her şeyi değil. Söylemek istediklerini saklar kadın, düşündüklerinin hepsini söylerse ne anlamı var. Hüzün gibidir… Ne zaman saracağı belli olmaz, birden gelir, alır götürür, umutsuzluğa atar. Ve üzer, kırar, dağıtır, toplayamaz kimse. Kıskanır delicesine, hırslanır tahmin bile edemezsin ne denli. Küçük bir çocukmuşçasına bekler ilgiyi ve şefkati. Ve sıkılır aniden… Çünkü kırılgan da olsa güçlüdür o, bazen bir erkekten daha güçlü. Sevgilidir kadın, erkeğinin güvendiği, huzur bulduğu, sığındığı, âşık olduğu… Zaman zaman bunaldığı, aldattığı, ayrıldığı… Kardeştir kadın, kızdıran, tahammül edilemez, başını belaya sokan, olmazsa olmaz, en değerlilerinden. Abladır kadın, sana hayatı anlatır; henüz görmediklerinle, arkanı toplar üşenmeden. Dosttur kadın, bazen doğru bazen yanlış. Eştir kadın, evi yuva yapan, hayatını anlamlı kılan. Annedir o, kendinden önce evladını düşünendir, her şeyden sakınandır onu, tüm vaktini bıkmadan usanmadan ona harcayabilen. İşte bunca sıfatı varken kadının, bir şey vardır unutulan. Her şeyden önemlisi insandır kadın, onun kadın hakları değil insan hakları vardır.

Ve tanrı kadını yarattı…
Kucağında dört çocuğun oturabileceği kadar yer, öpüşünde her şeyi iyi edecek bir şey olmalı; çizilmiş bir dizkapağından, kırık bir kalbe kadar. Ve yalnızca iki eli olmalı… Kendi kendini iyileştirebilecek ve günde 17 saat çalışabilecek. O aslında yumuşak ama bir o kadar da sert, nelere katlanabileceğini tahmin bile edemezsiniz. Acısını, dertlerini, hayal kırıklıklarını, yalnızlığını, endişelerini, sevgisini ve gururunu ifade edebilmesi için gözyaşları olacak. Her türlü baskıya dayanıklı olup, sevinci ve sevgiyi de içinde barındıracak. Kızıp haykırmak istediğinde gülümsemekle yetinecek ve mutsuzken şarkılar söyleyecek. Mutlu olduğunda ise ağlayacak. İnandıkları uğruna savaşacak ve eğer daha iyi bir cevap varsa “hayır” ı kabul etmeyecektir ki çoğu zaman daha iyi bir cevap olacak. Olması gerekeni değil, olması gerekenin nasıl yapıldığını önemseyecek; sonunda üzüleceğini bilse de, bazen aradığı tek şey sadece dürüstlük olacaktır.

Ve günümüzde, ekonomik özgürlüğüne sahip artık kadın. Çalışmak ve yükselmek en büyük hedeflerinden. Kendi kazandığını harcamak ve özgürleşmek… İşkolik kadınlar da günden güne artıyor, fakat bu bile kadının yuva kurma istediğine hiçbir zaman mani olmuyor. Kafasında her zaman doğru adamla evlenip iyi bir eş olma planları olan kadın, artık hem çalışıp hem eviyle ilgilenmek zorunda ve bunu başarmakta. Çıtayı biraz daha yükseltip, hayattaki en büyük arzusu olan bebeğini büyütmeye sıra geldiğinde de yine aynı başarıyı gösteriyor kadın, hem de en iyi şekilde. İlgilenmesi gereken bir evi, bir eşi, bir işi ve bir de bebeği var bahsi geçen çalışan kadının. Evet, bütün gün çalışıyor bu kadın; bir eş, bir anne ve kariyer sahibi olarak. Her zaman en iyisini yapmak için çabalıyor. Ha unutmadan, bir de kendine bakıyor, çünkü bütün bunları yaparken güzel görünmek istiyor, güzel görünsün isteniyor kadın. Ve unutulmaması gereken bir nokta daha; kadının her sessizliğinde bir anlam vardır.
                  
                                                                                                           

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder